metin eriş

Kimdir?

dr. metin eriş’in kendi kaleminden (26/06/2010): "1936 yılında gaziantep’te doğdum. ilkokulu g.antep dayı ahmet ağa ve istanbul birinci ilkokulda okudum. orta öğrenimimi g.saray’da leyli olarak başladım. lise tahsilime sankt georg avusturya lisesinde devam ederek, 1956 yılında mezun oldum. öğrenimim sırasında çeşitli sosyal faaliyetlerim içinde, lise son sınıfta, okul bünyesinde ilk defa kültür kolunun kuruluşunu temin ile başkanlığını yaptım. bu çalışma içinde matbaada dizdirilerek basılan “çağrı/ruf” adlı türkçe-almanca aylık gazete, ilk defa gerçekleşen kalitede okul yıllığı neşriyatı yanında tiyatro oyunlarının sahnelenmesi, istanbul ve yurt içi gezileri, okullar arası spor temasları gibi pek çok kültürel faaliyetlerin gerçekleşmesinde rol oynadım. i.t.i.a.’deki yüksek öğrenimim sırasında, 1956-1960 yılları arasında, sankt georg mezunları derneğinin yönetim kurulu başk. yardımcılığı görevini üstlenerek çeşitli sosyal ve kültürel faaliyetler yanında, kurulmasında öncülük ettiğim amatör “s.g. dernek tiyatrosu’nda” çeşitli oyunlarda rol alırken, reji çalışmalarında da bulundum. dernek tiyatrosu, 1958-1959 yıllarında yapılan, gençlik tiyatroları festivallerinde çeşitli sözlü oyun ve pantomimlerle yer aldı. 1960-1962 yıllarında polatlı’da başlayan vatanî görevimin ikinci safhası gelibolu’da yedek subay olarak görevimi sürdürürken kurulmasına yardımcı olduğum “gelibolu öğretmenler derneği tiyatrosunda” çeşitli oyunların sahnelenmesine, bu arada trakya ve marmara bölgesinde geniş bir san’at faaliyetinin gerçekleşmesine yardımcı oldum. vatani görevimin hitamında, istanbul’da bir taraftan maişet mücadelesi yaparken, aynı süre içersinde ücretli olarak vefa akşam lisesi, istanbul imam hatip okulu, beyoğlu ile bakırköy kız meslek liseleri ile bakırköy ortaokulunda almanca lisan, matematik ve ticaret dersleri öğretmenlikleri yaptım. öğretmenliğim sırasında da beyoğlu kız meslek lisesi idaresinin talebi üzerine öğrencilerden meydana getirilen bir grupla “ruhlar gelirse” adlı oyunun sahnelenmesini gerçekleştirdim. 1966 yılında ev ekonomisi öğretmeni perran gülmen hanımla evlendim ve bu evlilikten oğlumuz celâl dünyaya geldi. bu yıllarda doktora konusundaki tercihimi doğru yapabilmek hedefiyle hem i.t.i.a. ve hem de istanbul iktisat fakültesinde lisansüstü çalışmalarını sürdürdüm. 1962-69 yılları arasında işçi sendikalarından “şeker-iş ve çimse-iş” ağırlıklı olarak işçi eğitimlerinde çalışma hayatını ilgilendiren ve ağırlıklı olarak “asgari ücretler” ve “işveren’in işçi karşısındaki görevleri” konularını içeren eğitimler verdim. doktoramı 1972 yılında istanbul üniversitesi iktisat fakültesinde siyaset ilmi kürsüsünde “abd’nin ve sscb’nin genç ülkeler siyasetleri” teziyle tamamladım. 1969 yılında sanayi ve teknoloji bakanının özel kalem müdürlüğüne atandım. aynı yıl basf-sümerbank türk kimya sanayii a.ş.’nin türk sermayesini temsilen genel müdür muavinliği görevine getirildim. buradaki görevim emekliliğimi isteyeceğim 31.12.2000 yılına kadar ve daha sonrada 30 haziran 2001’e kadar bir buçuk yıl da danışmanlık tarzında 32 yıl sürecektir. bu yıllar içersinde 1976-77 öğretim yılında yüksek denizcilik okulunda iktisat dersi öğretim üyeliği yaptım . ancak o yılların yoğunluğu içersinde ikinci yıl dersimi asistanıma bıraktım. idarecilik görevimin devamı sırasında kimya işverenler sendikası (kiplas) yönetim kurulu başkan vekilliği ve türkiye işveren sendikaları (tisk) yön. kur. üyeliği; izmit ticaret ve sanayi odası meclis üyeliği ve meclis başkanlığı, -ki bu sırada kocaeli sanayi odasının kuruluşuna önderlik yapanlar arasında yer aldım ve kocaeli sanayi odası müteşebbis heyeti bşk.lığı, daha sonra gebze ticaret odası yönetim kurulu bşk, yardımcılığı görevlerini üstlendim. kocaeli sanayi odası ve gebze ticaret odalarında meslek komiteleri, meclis üyeliklerinde bulunurken “gebze organize sanayi; dilovası’nın organize sanayine dönüştürülmesi ve kimya işverenler organize sanayilerinin kurulmalarında öncülük yapanlardandım.. ancak hiç birinde arazi sahibi olmaya tevessül etmedim. kocaeli yöresinde iş hayatımı sürdürürken kocaeli çevre vakfı yönetiminde görev aldım. türkiye’de bir ilk olan çeşitli sanayi kurumlarını birlikte hareket ettirecek olan gebze dilovası sanayiciler vakfı’nın (disav) kuruluşuna önderlik yaptıktan sonra yönetim kurulu başkanı olarak başta bölgeye 81.000 ağaç dikilerek ağaçlandırılması, dispanser, ptt binası, bölgenin su ihtiyacının karşılanması, sellerden korunması, okul yapımı ve çeşitli okullarda kütüphanelerin kurulması, otoban çıkışının gerçekleşmesi için teşebbüs ve çevre düzenlenmesi gibi bölgede kalıcı pek çok hizmetin gerçekleştirilmesi. nihayet bütün bunların çözümüne kolaylık sağlayacak olan yörenin “ dilovası organize san. bölgesine“ dönüştürülmesine öncülük ettim. 1962 yılından bugüne kadar sosyal ve kültürel faaliyetlerimi, bazılarının aynı zamanda kurucusu da olarak milliyetçiler derneği, kültür ocağı, 1970 yılında kurulan aydınlar ocağı’nda (18 yıl genel sekreter ve/veya bşk. yardımcısı olarak), türk edebiyatı vakfı, ibn-ül emin mahmut kemâl vakfı, ilim yayma vakfı, dilovası sanayiciler vakfı, gebze grubu, gebze gesiad, 1985 yılında kurulan türk kültürüne hizmet vakfı’nda (9 yıl+15=24 yıl başkan yardımcısı ve başkan olarak), tisk mikrocerrahi vakfı, türkpetrol vakfı ve nihayet kültür konseyi derneği gibi sivil toplum örgütlerinin bazılarının yönetimlerinde, bazılarının ilim istişare heyetlerinde bulundum ve bazılarında bulunmağa devam etmekteyim. halen tisk mikrocerrahi vakfı, türkpetrol vakfı ve kültür konseyinde sürdürdüğüm faaliyetleri dışında, özellikle istanbul dışında güneydoğu anadolu bölgesi ağırlıklı olarak anadolu coğrafyamızda ve türk dünyası genelinde kültürel hayatımızdaki gelişmeler istikametinde çalışmalarımı sürdürmeğe gayret ediyorum. bu arada başta hatıralarım olmak üzere kitap çalışmaları yapıyorum. arkada bırakılan yıllar boyunca çeşitli dergilerde ve gazetelerde, çeşitli konularda makalelerim çıkarken 1990’lı yıllarda izmir’de münteşir gözlem gazetesi (3 yıl) ile zaman gazetesinde (6 yıl boyunca) haftalık makalelere imza attım. halen önce vatan adlı gazetede yine haftalık makalelere devam etmekteyim. yayınlanmış olan kitaplarımın bazılarında rahmetli babamın adını, “celâl bozkurt” müstearı olarak kullandım."